AR-GE 250 DIGIT 250 EN-VERIM 100


“Bulut iş dünyasını demokratikleştiriyor”

Barış Soydan

Özel röportaj

Microsoft Genel Müdür Yardımcısı Tarık Tüzünsü, bugüne kadar sadece büyük şirketlerin kullanabildiği CRM, ERP gibi yazılımları KOBİ’lere açan bulut bilişimi böyle tanımlıyor

Microsoft’u uzun yıllar yazılım şirketi olarak tanıdık. Şimdi bir bulut şirketine dönüşüyor. Elbette ürünlerinin merkezinde yine yazılım var. Ama yazılımlarını müşterilerine bulut üzerinden ulaştırmaya başlaması, şirketin iş modelinde radikal bir dönüşüm yaratıyor. Microsoft’un buluttan verdiği hizmetleri geçtiğimiz ay kurumsal işletmeler, KOBİ’ler ve iş ortaklarından sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tarık Tüzünsü ile konuştum. Tüzünsü’nün KOBİ’lerden sorumlu yönetici olmasına dikkatini çekmek istiyorum. Çünkü bulut, en çok KOBİ’ler için önemli. Geçmişte çok yüksek maliyet gerektirdiği için CRM (müşteri ilişkileri yönetimi), ERP (üretim kaynak planlaması) yatırımlarını yapamayan KOBİ’ler bulut sayesinde bu teknolojilerden yararlanmaya başladı. Microsoft bu nedenle bulutu “demokratikleşme” olarak tanımlıyor. Çünkü bulut bilişim KOBİ’lere, kullandıkları kadar ödeme yapma olanağı sağlıyor. Geçmişte CRM programı kullanmak için binlerce, on binlerce dolara lisans hakkını almaları ve diğer yandan server’a da (sunucu) binlerce dolar yatırım yapmaları gerekiyordu. Tüzünsü söz konusu yatırımın yüksekliği nedeniyle sunucu pazarının KOBİ’ler arasında hiç bir zaman gelişemediğini vurguluyor.

İşte bu, şimdi değişiyor. Tüzünsü, bulut sayesinde CRM’in yaygınlık kazanmasıyla girişimcilerin müşterilerini daha yakından tanıyacağını vurguluyor ve “Bulut bilişimin KOBİ’ler üzerinde devrimci bir etki yaratacağını düşünüyoruz” diyor.

Tüzünsü’nün verdiği bilgiye göre şu anda Türkiye’de özellikle mevsimselliği bulunan sektörler ile sahada mobil ekipleri bulunanlar buluta ilgi gösteriyorlar. Turizm gibi, gelirleri belli aylarda yoğunlaşan sektörler için bulut çok mantıklı. İhtiyaç duydukları hizmeti sezon içi aylarda kiralayıp, diğer aylarda gereksiz para ödemekten kurtuluyorlar. Mobil ekipleri olan şirketler ise bulut sayesinde cep telefonu üzerinden kullanılan programlara erişim olanağı yakalıyor.

Bulut bilişim denince akla gelen endişe, veri güvenliği. Birçok şirket gibi Microsoft’un veri merkezleri de yurt dışında. Bu durum güvenlik riski doğurmuyor mu? Tüzünsü’ye bunu da sordum. Kamu kurumlarının ve bankaların verilerini yurtiçinde tutmalarının zaten zorunlu olduğunu hatırlatarak, “Dileyen şirketlere hibrit model sunuyoruz. Böylece kritik bilgilerini yurtdışında, kritik olmayan bilgilerini ise Türkiye içinde tutabiliyorlar” diyor.

Yazının girişinde belirttiğim gibi buluta göç, Microsoft’u da değiştiriyor. Şirketin Azure adlı, buluta özel bir platformu var. Farklı sektörlere yönelik yazılım geliştiren şirketler, Microsoft’un Azure platformunu kullanarak KOBİ’lere “kullandığın kadar öde” formatında ürünler sunabiliyor. Örneğin oteller, kendilerine yönelik geliştirilen otelcilik programlarını satın almak yerine Microsoft’un Azure platformu üzerinde kullanabiliyor. Microsoft’un bulut üzerinden KOBİ’lere sunduğu kendi yazılımları da var. Bunların başında da CRM programı geliyor...